Ana içeriğe atla

Referandum

Bu referandumu akp'ye evet-hayıra ya da hükümete güvenoyu seviyesine çekmeye gerek yok. 82 anayasasına değişmeli mi, evet değişmeli. O zaman akp değiştiriyor diye ben buna karşı çıkamam. Aynı değişikliği chp de yapsa mhp de yapsa evet derdim.

Deniliyor ki akp uzlaşmaya gitmeden bu anayasa paketini hazırlamış. Sormak lazım 80 küsür yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nde hiç uzlaşmayla anayasa hazırlanmış mı? Bir umut meclisteki partilerin uzlaşmasını mı bekleyeceğiz? Uzlaşamazlarsa bir 30 yıl daha bu anayasayla mı yaşayacağız bu ülkede? chp'nin tutumunu zaten biliyoruz. Daha ortada anayasa değişikliğinin içeriğiyle ilgili bir bilgi bile yokken tümden karşı çıktılar. Amaç muhalefet olarak iktidara mümkün olduğunca hiçbir iş yaptırmamak. Böyle bir mantık olabilir mi?

Sonuç olarak 82 anayasası tümden yürürlükten kaldırılıp 201x anayasası hazırlanmalı. Sadece bu kadar değişiklik yetmez ama yine de evet.

Bir de not olarak belirtmek istiyorum, bu referandumları bir kısım ulusalcı sürekli olarak akp'ye evet-hayır seviyesine çekiyor. Misal 3 sene önce yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili bir referandum daha oldu. Dünyanın hiçbir yerinde cumhurbaşkanlığı seçiminin doğrudan halka bırakılmasını hiçbir siyasi parti istemez. Buna akp de dahil. Çünkü elinde büyük yetkiler bulunan devlet başkanını kendi siyasi oyunları içinde kendileri belirlemek isterler. Ama o günün koşulları akp'yi buna zorladı. Şimdi dünyanın herhangi bir yerinde halka "cumhurbaşkanını sen mi seçersin, yoksa senin yerine biz mi seçelim?" diye sorarsan halk tabi ki "ben seçeyim" diyecektir. Normal şartlarda %99 evet çıkması gerekirken, böyle bir referanduma bile akp'ye hayır mantığıyla %30 hayır oyu çıktı. Halbuki cumhurbaşkanını halkın seçmesi (gelecek bunu daha iyi gösterecek) bu halk için müthiş bir fırsat. Neyse başta da dediğim gibi olayı bu seviyeye indirmemek lazım. Herkes bu değişiklikleri mantık süzgecinden geçirip ona göre oy vermeli, yoksa akp'ye hayır chp'ye hayır bakış açısı referandumun mantığına uymuyor. Onu gelecek sene genel seçimlerde yapacaksınız.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

zeykur'dan inci sözlük tarihi

beyler inci sözlük ün tarihini anlatiyorum yalan yanlis ögrenmeyin, kim kimdir ilk elden dinleyin diye. ben o zamanlar eksi sözlük'te[bugün sikilen] zeykur valekov nickiyle yaziyorum ve kronik caylakliklarimdan birisini yasiyorum, 17. caylakligim filandi zannediyorum ki. siteye cok hit ve takipci cektigim icin ssg beni ucuramiyormus, sonradan edindigim bilgilere göre. yaklasik günde 15 milyon kere nickim arama yapiliyormus filan, tabi bunlar önemsiz seyler. twitter'da takiliyoruz, bir arkadas bir tweet atti ve dedi ki "sozlukspot.com diye bir yer var herkes kendi sözlügünü kuruyor, sen de kursana madem caylaksin." oha lan dedim, oha. süper bir fikir, madem caylagim, kurallarini kendim koyacagim bir sözlükte yazarim, fuck the system, fuck eksi sözlük dedim ve "zeykurvalekov. sozlukspot.com" adiyla sozlukspot'dan bir sözlük actim kendime. sonra twitter'a gelip reklamini yaptim ve eksi sözlük'ten arkadaslar geldiler, birbirimizle muhabbet edip eglen

Üstkurmaca olarak Kara Kitap

Berna Moran'ın Orhan Pamuk'un Kara Kitap'ı üzerine yazdığı bir inceleme. "Kara Kitap Üzerine Yazılar" kitabının da bir bölümünü oluşturuyor. Kara Kitap hakkında yazılmış bugüne kadar okuduğum en açıklayıcı yazı olduğun söyleyebilirim. Üstkurmaca olarak Kara Kitap (bölüm VII) Berna Moran Kitap hakkında çok yazıldı ve her eleştirmen kendi değişik yorumunu getirdiği için romana çeşitli açılardan bakılmış oldu. Ancak bildiğim kadarıyla Kara Kitap'ın burada sözkonusu etmek istediğim yönü üzerinde durulmadı pek. O yön de, Kara Kitap'ın konusu ve Kara Kitap ile Doğu anlatı geleneği arasında kurulan bağla ilgili. Romanın hemen başlarında Kara Kitap ile Mesnevî, ve özellikle Hüsn ü Aşk arasında birtakım bağlar kurulacağını, okur , Galip ve Celâl adlarıyla karşılaştığında değilse de apartmanın adının "Şehrikalp" olduğunu öğrendiği zaman tahmin edebilir. Çünkü yazar apartmana verdiği Şehrikalp adıyla, Şeyh Galip'in Hüsn ü Aşk'ındaki Diyar-ı Kalp&

Guerrillero Heroico

Guerrillero Heroico Büyük bir ihtimalle dünyanın en çok bilinen karesi olan bu fotoğraf 5 Mayıs 1960'da Küba'nın başkenti Havana'da bir cenaze töreni sırasında Alberto Korda tarafından çekildi. Korda'nın o günkü amacı daha çok Castro'nun fotoğraflarını çekmekti ve alttaki kontak baskıda da görüleceği üzere Che Guevara'nın sadece iki adet fotoğrafını çekmişti. Korda daha sonra bu fotoğrafı pek de önemsemez ve arşivine kaldırır. Fotoğraf burada yaklaşık 7 sene boyunca durur. Ta ki Che Guevara'nın Bolivya'da öldürülmesine kadar. Che'nin ölümünün ardından İtalyan yayıncı Feltrinelli, Korda'nın asistanına ellerinde güzel bir Che portresi olup olmadığını sorar. Asistan da arşivden bu fotoğrafı bulur. Feltrinelli de kadraja soldan giren adamı, ve sağdan giren ağacı silerek fotoğrafı basar. Fotoğraf bir yıl sonra 68 öğrenci olaylarında devrimin simgesi haline gelmiştir bile.